İki teker üstünde CAN PAZARI

İki teker üstünde CAN PAZARI

ABONE OL
Ekim 17, 2023 09:54
İki teker üstünde CAN PAZARI
17 Ekim 2023
0

BEĞENDİM

ABONE OL
  • Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) İl Temsilcisi & Yeni Yol, Yapı, İnşaat İşçileri Sendikası (Yol-İş Sendikası) 1 No’lu Antalya Şube Başkanı Cemil Ünal, duyarlılık göstererek gündemine aldığı konu başlıklarına bir yenisini daha ekledi.
  • “Antalya’da araç trafiği hat safhada” diyerek moto kuryelerin zorlu çalışma koşullarını ele alan Başkan Ünal, “Bu kişilerin belirli hakları, belirli sorumluluk alanları vardır. Bu konuda ilgili işverenlerin, biraz saygılı olması gerekir” dedi.

Elektronik ticaret ile beraber kullanımı her geçen gün yaygınlaşan, farklı firmaların da pazardan kâr payı umuduyla sektöre giriş yapması nedeniyle slogan haline gelen ‘kapınıza kadar hizmet’ anlayışı, etkin ve bir o kadar da hızlı bir sevkiyat sürecinin talep edilmesini zorunlu kılıyor. Pandemi döneminin etkileri günümüzde bile etkilerini sürdürürken, evlerimize kapandığımız günden bu yana sergiledikleri etkin mesai performansları ile neredeyse ülkenin tüm sevkiyat ihtiyacını omuzlayan moto kuryeler, canlarını hiçe sayan ‘hızlı’ hizmet anlayışından fazlasıyla nasibini alıyor. İki teker üstünde deyim yerindeyse ‘can pazarı’ olarak ifade edilebilecek bir anlayışla hizmet sağlamaya çalışan; sözlü şiddet, darp, yaralanma, ölüm gibi hayatın dezavantajlı yüzüyle karşı karşıya gelen moto kuryeler ise emeklerine paralel olarak daha etkin çalışma koşulları arzuluyor.

“TIPKI MADENCİLER GİBİYİZ; YAPTIĞIMIZ İŞ GÖRÜLMÜYOR”

Türk-İş İl Temsilcisi & Yol-İş Sendikası 1 No’lu Antalya Şube Başkanı Cemil Ünal, ele aldığı her sektörde emek üreten isimlerin ağır çalışma koşullarına kamuoyunun dikkatini çekmeye devam ediyor. Duyarlılık göstererek gündemine aldığı konu başlıklarına bir yenisini daha ekleyen Başkan Ünal, kendi mesleklerini, ‘Tıpkı madenciler gibiyiz, yaptığımız iş görülmüyor’ ifadeleri ile tanımlayan moto kuryelerin zorlu çalışma koşullarını değerlendiriyor. Moto kuryelerin gıda, giyim, sanayi üzerine trafikten daha hızlı bir anlayışla hareket etmek durumunda kaldıklarına değinen Başkan Ünal, “Bu kişilerin güvencesi ile ilgili önlem alınması gerekiyor. İşverenlerin bu konuda ellerinden geleni yapması gerekiyor. Çalıştıkları sektörde bir de puanlama sistemi var. Bu en büyük sıkıntıyı oluşturuyor. Ben hepsine üzülüyorum. Kendileri, canları motosiklet üzerinde” ifadelerine yer veriyor.

“ADETA ÖLÜMLE MÜCADELE EDİYORLAR”

“Kendilerine her zaman saygı duyuyorum” diyerek kendilerine trafikte her zaman yol verdiklerini söyleyen Başkan Ünal, “Onlara yol vermek bana mutluluk veriyor. Neden? Çünkü elindeki mevcut ürününü yetiştirmek zorunda. Belirli bir puan almak zorunda. Daha elindeki ürününü vermeden, karşı tarafa teslim etmeden ikinci bir ürünün SMS bilgisi kendisine geliyor. Bu kez art arda yeni ürününü yetiştirmek durumunda kalıyorlar. Adeta ölümle mücadele ediyorlar. Gerek güvenceleri ile ilgili gerekse İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili ciddi sıkıntılar söz konusu. Kasklarını ve kıyafetlerini kendileri alıyorlar. Yağmur, kar, kış asla demezler. 10 dakika geç geldiği zaman vatandaşlar bu çalışma koşullarını dikkate almayarak, ‘Neden geç kaldın?’ diye hesap sorabiliyor. Moto kuryelerin dışarda ölümle savaştığını bilmiyor. Üstelik bunu satıcı da bilmiyor, alıcı da bilmiyor. Bir yemek siparişi verdim diye düşünüyor. Bu çocuklar şimdi ne yapsınlar?” dedi.

“ÖLÜMLE SAVAŞ OLARAK NİTELENDİREBİLİRİZ”

Moto kuryelerin çalışma koşulları kapsamında yasaların kendilerine sunduğu hakların çok daha farklı olduğunu hatırlatan Başkan Ünal, “Türkiye genelinde benim bildiğim en eski rakamlara göre 400-500 bin kurye var. Var olan sayıları da sürekli artıyor. Hava koşulları da çalışma şartlarını oldukça etkiliyor. Bunun yağmuru var karı var. Sen kışın sobanın başında, yazın klimanın altında ayağına en hızlı şekilde servis bekliyorsun. O firmada kuryeye, ‘Şunu hızlı yetiştireceksin. Şu dakikada orada olacaksın’ diyor. Bir de limit koymuşlar. Bir savaş bu yani. Bana göre bunun adı ‘ölümle savaş’ olarak anlatılabilir. İş Sağlığı ve Güvenliği kurallarına yeterli ölçüde uyulmuyor. Motor arıza da yapabilir. Yolda da devrilebilir” diye konuştu.

“İŞVERENLERİN BİRAZ SAYGILI OLMASI GEREKİR”

Özel araçların, tramvayın, nostalji tramvayının, elektrikli bisikletlerin trafikte yoğun bir oranda seyir ettiğini vurgulayan Başkan Ünal, “Antalya’da araç trafiği hat safhada zaten. Bu nedenle moto kuryeler de bir yerden geçecekleri zaman zig zag çizmek durumunda kalıyor. Bunların belirli hakları, belirli sorumluluk alanları da vardır. Bu konu ile ilgili işverenlerin biraz saygılı olması gerekir. Alanlarında çalışan kişi sayısını artırması gerekir. Prim sistemi yerine belirli bir maaş ile çalıştırılmaları bana göre daha verimli. Üstelik denetimini de kendisi yapacak. İşini adam gibi yapana kimse bir şey demez. Ancak orada prim esaslı çalışıyorsa, moto kurye kendisine verilen siparişi zamanında teslim etmek zorunda. O ortaya canını atıyor artık. 1 kuruş daha fazladan kazanıp, lokmasını büyütebilmeyi hedefliyor. Bana göre bu çok sıkıntılı bir süreç” şeklinde konuştu.

“NEREDE İŞ VAR BAŞKAN?

Moto kuryelerin her zaman trafik kazası haberlerine konu olduğunu, sadece 2022 yılında 50-60 ölümlü kaza olduğunu kaydeden Başkan Ünal, “O dönem 200 bin, 300 bine yakın kurye vardı. Ancak bu çocukların bir güvenceleri yok. Tabir-i caizse ölümle dans ediyorlar. Onu ya yetiştirecek ya yetiştirecek. Çünkü başka çaresi yok. Kurumsallaşmış firmalarda kişiler kendi araçları ile dağıtıma çıkabiliyor. Hepsi tabii ki bunu yapmıyor. Bir de çalışan kuryelerin yaş ortalamalarına baktığımızda hepsi çok genç insanlar. Adama da sorduğunda, ‘Nerede iş var başkan?’ diyor. Bir de bu sıkıntı var. İşini seviyor, sevmese de seviyormuş gibi gözüküyor. Ancak üzücü mü? Çok üzücü. Farklı ve kurumsallaşmış firmalar, bu konulara ilişkin bir çözüm üretebilir. Küçük esnaf da bu konu ile ilgili belli bir prim üzerinden çalışma yürütebilir. Bu sayede hem reklamı olur hem kendi işini adam gibi yapmış olur” ifadelerini kaydetti.

“SİGORTA KONUSUNA BİLE ŞÜPHEYLE BAKIYORUM”

“Moto kuryelere, o çocuklara bir hak verilmesi gerekiyor” diyerek sivil toplum kuruluşlarına da belirli sorumlulukların düştüğünü hatırlatan Başkan Ünal, “Moto kuryelerin bağlı oldukları bir denk var. Ancak derneklerinin dışında farklı hiçbir oluşumları yok. Sadece dayanışma platformları mevcut. Vicdani olan her iş veren çalışanların sosyal güvencesini yakından takip eder, sigortasını zamanında yatırır. Ben onlara bile bazen şüphe ile bakıyorum. Çünkü o çocuklara bir gelecek lazım. Çok fazla personel sirkülasyonu da oluyor. Sebep ne? Ya siparişini yetiştiremedi ya puanlama sisteminde istediği sonuca erişemedi. Bunun da bir eğitiminin verilmesi gerekiyor. Bir standarda oturtulması gerektiğine ben inanıyorum. Bu şekilde devam ettiği sürece bu sıkıntılar her zaman sürecek. Çünkü işverenlerde kazanma hırsı var” ifadelerine yer verdi.

“KAZALARA ENGEL OLMAK İÇİN ÖNLEM ALINMALI”

E-ticaret alanında ‘sürüden kazanma’ mantığı olarak tabir edilen stratejiyi ‘çok üzücü’ bulduğunu söyleyen Başkan Ünal, şöyle devam etti; “Sektöre ilişkin girdiler güzel mi? Güzel. Ancak kurumsallaşmamış yerlerde büyük sıkıntılar yaratılıyor. Ölümlü kazalar bizleri de haliyle üzüyor. Bunun önlemi de alınabilir mi? Evet, alınabilir. Bu konu ile ilgili taksi durakları da var. Ticari araç kullanan isimler de var. Sadece getir-götür ayağı ile ilgili, bunlarla ilgili bir filo oluşturulabilir. Ancak bunu da yapmıyorlar. Emniyet Teşkilatı’nın da işi zor. Vatandaşın işi de zor. Hele hele kuryenin işi daha da zor.”

“KANUNSUZ OLAN HER İŞİN KARŞISINDAYIM”

Çok sayıda ölümlü kazanın yaşandığı sektörde, ‘bir kişinin ölümüne sebep olan kişi veya kişilerin vefat eden kişinin destek olduğu kişilere ödediği tazminat türü’ olarak ifade edilen ‘kan parası’ konusunun gündeme gelip gelmediğini de yorumlayan Başkan Ünal, şunları kaydetti; “Ben hiç duymadım, bana da hiç denk gelmedi. Konu ile ilgili çalışan ve işverenlerin hak, sorumluluk ve yükümlülüklerini düzenleyen, belirli kurallara bağlayan 4857 sayılı İş Kanunu da zaten bu tip durumlara müsaade etmez. Genellikle bu tip durumlar iki kişi arasında yaşanır. Kişilere tazminat davası açabilirsin. Bu çok ayrı bir olaydır. Ancak bunlar tabii, kanunsuz işler. Ben kanunsuz olan her işin karşısındayım. Kanun dahilinde de onu yapabileceklerini sanmıyorum. Doğu Anadolu Bölgesi’nde, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde olabilir. Ben tüm Türkiye’yi hissedebilen bir insanım. Kusur oranı nedir? Bunların hepsi hesaplanır. Kişi ya da kişiler genç mi yaşlı mı bunların hepsine bakılır. Temennimiz ise tabii Allah kimseye göstermesin.”

“KANUNUN KESTİĞİ PARMAK ACIMAZ”

Uzun yaşamın sadece ölümü ötelediğini bu nedenle kaza olaylarına kanun dışına çıkmanın faydasız olduğunu dile getiren kaydeden Başkan Ünal “Kanunun kestiği parmak acımaz. Kişi kendi iradesiyle gelse anlaşsa bile, ufak tefek bir hasar da olsa zaten hakkın olanı alırsın. Kendi aranda anlaşamıyorsan zaten polis devreye giriyor. Devletimiz de zaten böyle ayakta kalıyor. Çünkü orada kanun var. Öbür türlü davalık oluyorsun. Devamında kamu davası da oluşuyor. Akabinde sigorta devreye giriyor ve bir kısım ödeme yapıyor. Zaten motosiklet kullanmak için trafiğe çıktığın an, yüzde 2 kusurlu oluyorsun” dedi.

Başkan Ünal, trafikte hangi araç içerisinde hangi istikamette bulunulursa bulunulsun herkesin dikkat etmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Duygu TEKİN

 

 


HIZLI YORUM YAP