Uzak ,çok uzak bir ülkesin şimdi sen
Mevsimler aşmalıyım sana ulaşmak için,
Yazlardan ve kışlardan geçmeliyim.
Rahvan atlarım olmalı,
Rüzgar kanatlı taylar beslemeliyim
Uzun yolculuklar için.
Ve uzadıkça uzayan yolların
Bitmez zamanların kahrına
Tahammül etmeyi öğrenmeliyim.
Uzak ,çok uzak bir ülkesin şimdi sen.
Ve ben senin ülkenin fethine meylettim.
Fetih ,düşlerime düştü bir kere,
Ve ben ,fetih düşlerinin peşine düştüm.
Bütün yolların başı ve sonusun sen,
Bütün yolculuklarımın ilhamı.
Sen olmasan
Yolların sonunda olduğunu bilmesem,
Bir ömür olduğum yerde taş olur kalırdım.
Uzak , çok uzak bir ülkesin şimdi sen.
Göç mevsimlerinde
turnalar geçer göklerinden
Ve ben ,turna olmayı düşlerim her dem.
Bütün mevsimlerde
Senin ülkene kanat çırpmak,
Bütün mevsimleri
Senin ülkende geçirmek isterim.
Bir kez göçebilsem senin ülkene,
Göçmeyi ebedi unutmaya çoktan razıyım.
Uzak, çok uzak bir ülkesin şimdi sen.
Senin ülkende kul olmayı
Kendi ülkemde bey olmaya yeğlerim
Kulların teslimiyeti
Beylerin yalnızlığından evladır .
Teslimiyet sanaysa
Bir kez bile sormam, sorgulamam bunu.
Tâbi olurum sana,
Tebâ olurum ülkene.
Yeter ki aç kapılarını,
Göster uzak ülkenin yollarını
Zeyyat ŞAHİN
|